Yönetim Kurulu Başkanımız Turhan Altıntel Avrupa ve Asya Zirvesi’ne katıldı.

Yönetim Kurulu Başkanımız Turhan Altıntel Avrupa ve Asya Zirvesi’ne katıldı.

Yönetim Kurulu Başkanımız Turhan Altıntel, Dünya Odalar Federasyonu (WCF) TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliğinde Dünya Odalar Federasyonunun "İklim Değişikliği İçin İşbirlikçi Yaklaşım" ana temasıyla düzenlenmiş olan  Avrupa ve Asya Zirvesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un katılımıyla İstanbul’da düzenlenen Avrupa ve Asya Zirvesi’ne katıldı.


62 ülkeden 800’den fazla iş insanının katılımıyla gerçekleşen Zirve’de iklim değişikliğiyle mücadele, ana gündem maddesi oldu.  Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un da katıldığı Zirve’de ekonomi, teknolojik değişimler, sınırda karbon düzenlemesi, iklim değişikliğiyle mücadele gibi bir çok konu gündeme geldi.

 

Zirvenin açılışında konuşan WCF ve TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, İstanbul'un kıtaları birbirine bağlayan dünyanın en önemli iş merkezlerinden olduğunu söyledi.

 

M. Rifat Hisarcıklıoğlu, zirvenin "İklim Değişikliği İçin İşbirlikçi Yaklaşım" ana temasıyla düzenlendiğine işaret ederek, "İleriye dönük olarak bu zirve sadece bir başlangıçtır. COP29 (BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı) Kasım 2024'te Azerbaycan'da gerçekleştirilecek. Bugünkü zirvemiz de bu büyük çabanın bir parçasıdır. Bugünkü tartışmalarımız ve fikirlerimiz, bu küresel hedeflere katkıda bulunacaktır." şeklinde konuştu.

 

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ise yaptığı konuşmada, "İklim krizi artık, tüm üretim ve tüketim sistemini dönüştüren, tedarik zincirinde yaşattığı kopmalarla gıdaya, temiz suya, ihtiyaç maddelerine erişimi zorlaştıran, ticaret ve sanayideki alışılagelmiş kuralları kökten değiştiren bir sorundur." dedi.


 

Bakan Kurum, 2022 yılındaki İklim Şurası ile tüm paydaşları bir araya getirdiklerinin altını çizerek, bilim insanları, sivil toplum kuruluşları, kamu kurum, kuruluşları ve özel sektörle yeni bir yol haritası çizdiklerini ifade etti.

 


Burada alınan kararlar doğrultusunda, Ulusal Katkı Beyanı ve İklim Kanunu, uzun dönem stratejileri, azaltım ve uyum stratejilerine bir altlık oluşturduklarını dile getiren Kurum, "Özellikle şirketlerimize büyük önem verdik. Çünkü özel sektör ham madde demektir, üretim demektir, tüketim demektir. Her üretim ve tüketim süreci de iklimi doğrudan etkilemektedir. Örneğin, sera gazları çoğunlukla enerji üretiminden kaynaklanır. Çimento, demir çelik gibi fosil yakıtların kullanıldığı sektörler doğrudan iklimle ilişkilidir. Tarımdan kaynaklanan emisyonlar gıda politikalarımızı etkiler. Ormanlarımızın kullanımı, yutak alanlarının arttırılması açısından iklim siyasetimizde önemli bir yer tutar." değerlendirmesinde bulundu.


 

Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Başkanı Philippe Varin de ICC'nin 170'ten fazla ülkeden 45 milyondan fazla işletmeyi temsil ettiğini belirterek, odanın faaliyetlerine ilişkin bilgi verdi.


 

İklim değişikliğine ilişkin işbirliği içerisinde mücadele etmeleri gerektiğini vurgulayan Varin, "Tarihte öyle bir noktadayız ki yapacağımız veya yapmayacağımız şeylerin gelecekte büyük anlamı olacak. COP29 en önemli iklim zirvesi olacak. Konferansın somut sonuçlar doğurması için ciddi şekilde çalışıyoruz." diye konuştu.